Herkese merhabalar.
ALTAYBETS SPONSORLUĞUNDAKİ F1 2022 SEZONUNUN İLK GÜÇ SIRALAMASINA HOŞGELDİNİZ!
İtiraf ediyorum, tam dört yarıştır bu yazıyı yazmak için bekliyordum. 23 yarışlık bir sezondayız, dolayısıyla daha uzun vadeli düşünmeli ve "büyük resme bakacağımız" aralıkları küçültmeliyiz. Dolayısıyla dört yarışın güç sıralaması serisi için ideal olduğunu düşünüyorum. Umarım F1.com'un sadece sonuçlara dayalı ve gerçekçi olmayan güç sıralamasından daha iyi bir iş çıkmıştır ortaya, o da sizin takdirinize kalmış.
Fazla uzun bir girizgaha gerek yok, başlayabiliriz.
Klasman Dışı- Fernando Alonso ve Sebastian Vettel
İki pilotu değerlendirmek için elimizde yeterli veri yok. Vettel 2 yarış kaçırdı ve tek değerlendirilebilecek yarışı Imola. Alonso ise iyi performansını şanssızlıklar sebebiyle performansını yansıtamadı. Dolayısıyla objektif kalabilmek için bu ikiliye yer vermiyorum.
18- Nicholas Latifi
Mazepin'in gidişiyle en dipteki yerine geri döndü. Suudi Arabistan'da yaşadığı iki kazayı geçtim, klasmanda Nico Hulkenberg'in arkasında. Albon'un bir kez puan aldığı, bir kez de puanın kıyısından döndüğü bu sezonda hiçbir şey gösteremedi. Sezon içinde koltuğunu kaybedebilir.
17- Mick Schumacher
Büyük hayal kırıklığı. An itibariyle sezonun Latifi ile birlikte puan alamayan tek ismi, takım arkadaşının 15 puanı ve 3 kez Q3'e kalmasına karşın herhangi bir başarı elde edemedi. Soyadı ve alt serilerin ikinci sezonlarında elde ettiği başarılar nedeniyle kendisine yönelik umutlar 1.5 sene civarı daha devam eder, ama böyle giderse kalıcı olamaz.
16- Guanyu Zhou
Kendisine kesinkes bir şekilde "kötü" demek doğru olmaz, nitekim kendisi halen çaylak ve geçtiğimiz yarışlarda Alfa Romeo pit duvarının amatörlüğü, sprint yarışında kaza gibi onu ciddi anlamda etkileyen olaylara rağmen yavaş görünmedi. Yine de Bottas'ın 24 puanına karşı 1 puan... buna da "iyi" demek doğru olmaz. Zhou'nun bir sonraki listede biraz daha yükselebileceğini düşünüyorum.
15- Lance Stroll
Sezona akıllara zarar olaylarla başlangıç yapan isimlerden. Bahreyn sıralamalarında Hulkenberg'e geçilmesi ve Avustralya'da Latifi ile yaşadığı temas gibi olaylar 6. sezonunu geçirmekte olan, pole pozisyonu ve podyumlar elde etmiş bir pilot için tam anlamıyla amatörlük. Zaten onun sorunu da bu; yalnızca hızına güveniyor -hızlı olduğundan şüphemiz zaten yok- ve asla kendini geliştirmiyor. Lawrence Stroll takımı Audi'ye satıp F1'den çekilirse gridde kalabileceğini hiç sanmıyorum, bunu engellemek için kendini göstermeli.
14- Daniel Ricciardo
O da sezona kötü başlayanlardan, ama sonuçların ötesinde Ricciardo bir hayli çökmüş görünüyor. Bunun bir numaralı sebebi hiç iyi bir kaybeden olmaması. Zor bir durumla karşı karşıya kalması, rakibinin ondan dişli çıkması veya dayanıklılık sorunları yaşaması gibi durumlarda kaybolup gidiyor. McLaren onun için baştan sona büyük bir hataymış gibime geliyor, 2020'de Renault'taki düzenini oturtmuş, araca alışmış ve takımla da arasını düzeltmişken hiç ayrılmamalıydı. Zayıflıkları ise Norris'e tüm sıralamalarda geçilmesi ve Imola'da Sainz'ı çakıla göndermesi olarak özetlenebilir. Artık 32 yaşında, kariyeri yavaş yavaş sona erecek maalesef.
13- Pierre Gasly
Son iki sezonun yıldızı bu sezona çok iyi başlayamadı. Geçen sene Cumartesi günleri son bölüme, hatta ilk 6'ya aboneydi, bu sene 9. sıranın ötesine gidemediği gibi iki kez de son bölüme kalamadı. Puan durumunda da Tsunoda'nın gerisinde. Evet, belki iki yarıştan puan çıkardı fakat şu anlık ondan alıştığımız Gasly'i değil, normal bir orta sıra pilotu performansı görüyoruz. Fakat sezon boyunca böyle gideceğini sanmıyorum, nitekim iki yarış sonra Monaco var, Gasly'nin sevdiği av sahalarındandır ve ihtiyacı olan iyi sonucu ona verebilir.
12- Alex Albon
Beklentilerin üstünde bir geri dönüş gerçekleştirdiğini söylemeliyiz, dıştan araç geçmeyi ve yakından takibi seven bir pilot olarak 2022 araçları en çok ona yaramış. Suudi Arabistan'daki saçma sapan kazası dışında bir firesi yok. Williams ile puan alması yalnızca üç yarış sürdü, o yarışta -yani Avustralya- 57 tur pit yapmadığını ve 45. turdan sonra en hızlı turlarını attığını da belirtelim. Onun dışında Imola'da da değişken koşullarda rekabetçi olabileceğini gösterdi. Albon bu performansını devam ettirir ve 2019'daki "gelecek vadeden" görüntüsüne dönerse önümüzdeki 4-5 senesini garanti altına alır.
11- Lewis Hamilton
2009'dan bile kötü bir sezon başlangıcı diyebiliriz sanırım. O dönem yeni şampiyon olmuş, halen başarıya aç genç bir pilot olarak aracın suyunu sıkmıştı. Bu kez ise tamamen hedefsiz. Anlıyorum, 8. şampiyonluk parolası ile başladığın sezonda bunu beklemiyordun ama sezon uzun ve Mercedes sorunlarını çözebilir. Ve şu anda gidişat o ki, Mercedes'in sorunları çözdüğü bir senaryoda şampiyonluk adayı George Russell olacak.
Hamilton'ın performansının "yok DRS treni, yok ayarlar farklı" gibi savunulabilecek bir durumu yok. 4 yarış içinde Bahreyn dahil iyi tek bir yarışını sayamam. Suudi Arabistan ve Imola performansları bir şampiyona yakışmıyor. Zamanında Sebastian Vettel nasıl eleştirildiyse, Hamilton'da eleştirilmeli. Ne yazık ki çok uzun bir süre sonra bir sıralamada ilk 10 dışında. Toparlaması lazım "ben şampiyonum, kötü araç sürmem" havalarına girmemeli, çünkü aracı o kadar da kötü değil.
10- Yuki Tsunoda
Sezona en iyi başlayan pilotlardan birisi. Ne sıralamaya ne de yarışa çıkamadığı Cidde'yi değerlendirme dışı bırakırsak, üç yarışın ikisinden puan aldı ve şampiyonada Gasly'nin önüne geçmeyi başardı. Imola'da gösterdiği şapka çıkarılacak performans onun kafasını biraz toparlarsa nasıl iyi bir Pazar pilotu olabileceğini gösteriyor, hem sprintte hem de yarışta sürekli sıra kazanmayı başardı. Onun için iki büyük sorun var: biri güçlü bir mentaliteye sahip olmaması, bunu toparlamaya başlamış gibi. İkincisi ise sıralama hızı, şimdilik bu alanda pek bir gelişim görmedik ama sadece 3. sıralamasında Gasly'i geçmeyi başardığını belirtelim. Tsunoda bu sene hepimizi utandırabilir, sadece bunu yapabileceğine inanmalı.
9- Esteban Ocon
Kariyerinin en iyi sezon başlangıcını yaptı ve daha yüksekte olabilirdi, ama dokuzunculuktan yukarı koyamadım. Neden derseniz, Alonso'nun başına gelenlerden ötürü Alpine'in gerçek performansını net şekilde bilemiyoruz. Mesela Avustralya'da Ocon'un 7. olması iyi bir sonuç muydu, yoksa hiç olmazsa McLaren'ları geçme ihtimali bulunuyor muydu? Veya Ocon Cidde'de bir şekilde Alonso'yu geçebilecek miydi yoksa geride mi kalacaktı? Kıyası orta gruba göre yaparsak Cidde'de Norris ile mücadelesi ve Bahreyn'de yaptığı peş peşe geçişlerden ötürü iyi, fakat araca göre yapacaksak veriler şu an için yetersiz.
Yine de sonuçları gayet iyi. 4 yarışta 20 puan ve şampiyonada takım arkadaşına atılan 18 puanlık bir fark. Bu istikrarını sürdürmesi fakat biraz daha agresif olması şart. Cidde'de Alonso'ya yaptığı savunmayı herkese yapabilmeli.
8- Carlos Sainz
Sainz'ı buraya yazmak beni hayal kırıklığına uğrattı, çünkü son senelerde o da hep yukarıdaydı. Ancak tam olarak hak ettiği sıra, çünkü kariyerinin ilk şampiyonluk aracında pek de iyi bir başlangıç yapamadı. Bahreyn'de ikinci oldu, ama Leclerc-Verstappen ikilisine yaklaşamadı. Cidde'de üçüncü oldu, ama Perez'in yanlış pit stop zamanlamasından büyük avantaj kazandı. Avustralya ve Imola -Imola'da yarış dışı kalması onun suçu değildi tabi ama- zaten hata dolu hafta sonlarıydı. Söyleyebileceğimiz tek iyi şey Ferrari ile yeni kontrat imzaladı, umarım bu ona moral olur. Yoksa bu Sainz, hızını iyi sonuçlara dökebilen ve Cumartesi kaybettiğini Pazar geri alan Sainz asla değil.
7- Kevin Magnussen
K-Mag, 2020'de F1'e veda ederken, gridin en hızlı, en gözü kara, fakat en olgunlaşamamış pilotlarından birisiydi, dolayısıyla gidişini çoğu kişi "tamam, elveda" şeklinde karşıladı. 2021'de Verstappen şampiyon olunca şahsen benim aklıma Magnussen geldi, çok daha farklı bir hikayesi olabileceğini düşündüm, çünkü sürüş stilleri o kadar benziyor ki! Tek yapması gereken şey hızını biraz dizginleyebilmek, yarış esnasında bütüne bakabilmekti.
Rusya-Ukrayna savaşının yarattığı bir kelebek etkisi sonucu Magnussen'i yeniden gridde görmek bu nedenle sevindiriciydi. Daha da sevindirici olan, sonunda yapbozun eksik parçasını tamamlamış olmasıydı! İlk dört yarış itibariyle Magnussen hiçbir olaya karışmadı, karışmadığı gibi yarışın uzun olduğunu, iyi sonuçlar için bazen sadece istikrara sahip olduğunu da fark etti. Performansı da sanki hiç gridden ayrılmamış gibi. Yeniden hoş geldin K-Mag, umarım bir daha vedalaşmayız.
6- Valtteri Bottas
Açık konuşmak gerekirse Bottas'tan bir sürpriz bekliyordum, çünkü geçmişte Massa olsun, Raikkonen olsun, şampiyon pilotların yanında yarıştıktan sonra yeni takımında kafası rahat süren birçok pilotla karşılaştık.
Beklemediğim şey ise bu kadar iyi olmasıydı. Tamam Alfa Romeo gelişti, tamam Ferrari motorunun hem Haas'a hem de Alfa Romeo'ya suni bir başarı sağlamış olma ihtimali var, fakat Bottas domine araçtan orta sıraya düşmesine rağmen hiç motivasyon kaybetmemiş. Gerçekçi fakat iyi hedefler koyarak ilerliyor, bu hedeflere de şu ana dek ulaştı. Araç takibi ve geçiş konusunda halen birtakım sorunlar yaşıyor ama gerilerden yükselmek konusunda kendini geliştirmiş, Avustralya ve Imola bunu net şekilde gördüğümüz yarışlardı. Bu performansını 2-3 sene daha devam ettirip tıpkı Barrichello gibi güzel bir şekilde veda etmesini istiyorum.
5- Lando Norris
Norris meselesi canımı çok sıkıyor, çünkü bu çocuk asla ve asla performansı ile gündeme GELMİYOR. Drive to Survive'da şunu bunu demiş, şuna radyodan sallamış, şurada havuza girmiş, vesaire vesaire.
Fakat benim işim sporun kendisi ve performansına baktığımda Norris'in yine harikalar yarattığını görüyorum. McLaren'in çok kötü durumda olduğu ilk yarışı saymazsak üç yarışta da sınırlardaydı, aracın gidebileceği son noktaya kadar gitti. Avustralya'daki 5. sıra ve Imola'daki podyum iyiydi, fakat McLaren'in sorunlarını henüz çözemediği Cidde'de Ocon'u zorlaması ve 7. bitirmesi bana kalırsa daha fazla konuşulması gereken bir performans. McLaren onu uzun süre daha takımda tutabileceği için çok şanslı.
4- George Russell
Zorlu bir sınavdan geçiyor; hem Mercedes ciddi anlamda geriledi, hem de takım arkadaşı Lewis Hamilton gibi kurt bir isim. İlk dört yarış itibariyle geçer not aldı, hatta ben pek iyi veririm. Kısaca özetleyelim:
-Leclerc ile birlikte tüm yarışlardan puan alan tek isim
-Tüm yarışları ilk 5'te tamamlayan tek isim
-Gridin en iyi üçüncü aracıyla şampiyonayı dördüncü sırada götürüyor ve takım arkadaşının 21 puan önünde
Yeterince açıklayıcı olmuştur diye umuyorum. Asıl takdire şayan kısım, tıpkı Williams'ta olduğu gibi bir araya sıkışmışlık durumunda olmasına rağmen -yani rekabet edemiyor, sadece sürüşünü yapıp sonucu bekliyor- potansiyel her sıra için aç hissetmesi. Eğer gerçekten Leclerc-Verstappen seviyesindeyse bu açlığı korumalı.
3- Sergio Perez
Açık konuşayım, Red Bull'a gidene kadar çok sevdiğim Perez'den geçen sene büyük bir hızla soğudum. Sebebi 2020'ye göre düşük performansına ve takımlar şampiyonasının kaybedilmesinde net bir sebep olmasına rağmen iki savunma hamlesi nedeniyle sürekli övülmesiydi. Bu sene için ise söyleyebileceğim tek şey yeterince övülmediği. Uzun süre sonra Red Bull'da ikinci tam sezonuna başlayan ilk pilot olarak alışma sürecini başarıyla geçmiş gibi. İlk dört yarışta iki podyum ve kariyerinin ilk pole pozisyonunu elde etmiş olması da kısa bir bilanço. Kariyerinin sonlarına doğru böyle bir araç elde etmesi herkes için sevindirici olmuştur.
2- Max Verstappen
Yaşadığı şanssızlıklar olmasa kendisini ilk sıraya da yazabilirdik, çünkü Leclerc'in aksine herhangi bir hata yapmadı ve bitirebildiği iki yarışı da kazandı. Ferrari'nin net önde olduğu Avustralya'yı bir kenara bırakalım, Bahreyn'de de galibiyete oynadı. Leclerc ile aradaki fark 27 puan, bu farkı hızlı bir şekilde eritebileceğini düşünüyorum. Tek sıkıntısı, kaybettiği puanlar sebebiyle hata lüksü kalmadı, tıpkı geçtiğimiz senelerde olduğu gibi maksimum puana oynadığı, hatasız bir sene geçirmesi şart. Onun dışında son şampiyon hız kesmeden devam ediyor.
1- Charles Leclerc
Konuşulacak pek bir şey yok, puan durumu her şeyi anlatıyor. Kazandığı iki yarışı da domine ederek kazandı, lastik yönetimini biraz daha iyi ayarlasalar muhtemelen Cidde'yi de kazanacaktı. Imola kazası biraz tuz biber ekti ve daha fazla konuşulup analiz edilmesi gerekiyor, çünkü bize sezonun kalanına dair ipuçları verebilir. Ne gibi ipuçları peki? Verstappen'in yarış dışı kaldığı iki yarışta da net şekilde ikinci gidiyor olması, Leclerc'in kazanamadığı iki yarışın birinde mücadeleden yenik ayrılıp diğerinde kovalamaca esnasında spin atması gibi. Yine de sezona devasa bir puan farkıyla başladığı için az farkla liderliği kendisine veriyoruz. Çok dikkatli olması gerekiyor.
Böylece ilk güç sıralamamız bitti. Miami GP'sine az zaman kala, yarış öncesi durum değerlendirmesi yapmak isteyenlere faydalı olacağını düşünüyorum bu yazımızın. Sonraki güç değerlendirmemiz dört yarış sonra :) O zamana dek hoşçakalın.
Yorumlar
Yorum Gönder